sevgi diyarı > Mesaj Panosu > EĞER YÜREĞİNDEYSEM SİL GÖZYAŞLARIMI..

EĞER YÜREĞİNDEYSEM SİL GÖZYAŞLARIMI..


GönderenMesaj

Yiğit (ts1112511870)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
307
29 Haziran 2008 Pazar 20:21:54
 

Yiğit (ts1112511870)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
307
29 Haziran 2008 Pazar 20:22:15

Yiğit (ts1112511870)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
307
29 Haziran 2008 Pazar 20:22:53



 

 

 

Yalniz Olanlara; > > >>>>>>
ask bir kelebekgibidir, pesinden
kostukca hep senden kacar.. > >
En iyisi birak >ucsun, >inan ki hic beklemedigin bir anda gelip omzuna dokunuverir...
Ask mutlu eder, bazen de uzer ama ask >
Özeldir, askini>hak eden birine sunarsan eger..
ersindendir
Sevgilisi Olanlara;> > >
Askin amaci birileri için "mukemmel insan" olmak degildir,
seni Mukemmellige en cok yaklastiracak insani bulmaktir...
ersindendir
Capkinlara;
Sevmedigin birine asla "seni seviyorum" deme...
Icinde olmayan Duygulardan varmis gibi sozetme...
Kimsenin hayatina kalbini kirmak icin girme...
sevgi dolu bakan gozlere asla yalan soyleme,
cunku birine verebilecegin en buyuk aci,
asik olmadigin birini kendine asik etmektir...
ersindendir
Evli Olanlara;
Seven insan "senin hatan" yerine "ozur dilerim" diyendir...
"neredesin" yerine "ben buradayim" >diyendir...
"nasil yaparsin" yerine "niye yaptigini anliyorum" diyendir...
VVVVVVve ask "keske" yerine daima "iyi ki" diyendir...
ersindendir
Kalbi Kirik Olanlara;
Kalp yarasi siz kanatmaktan vazgecinceye kadar surer ve ilaci...
bu aciya ALIŞMAK DEĞİLLL , ondan ders cikarabilmektir.
ersindendir
Asik Olmaktan Korkanlara;
AŞKA DÜŞŞŞŞŞ tokezleme, anla ama bekleme, paylas ama isteme,
yaralan ama asla aciyi icinde buyutme...
ersindendir
Sevdigini Fazla Sahiplenenlere;
sevdiginin bir baskasiyla mutlu oldugunu gormekten daha aci bir sey varsa,
O da sevdiginin seninle mutsuz oldugunu gormektir...
ersindendir
Askini Itiraf Etmeye Cekinenlere;
Sevdiginden ayrilinca ask aciverir,
sevdigin seni terk edince daha da cok aci verir
Ama en acisi, onu ne kadar sevdigini bilmesine hic firsat vermemektir...
ersindendir
Donmeyecek Birini Hala Bekleyenlere;
Hayatin en huzunlu ani,
Deli gibi sevdigin insanin buna hic degmedigini gordugun andir
Ve en buyuk kaybin onun icin harcadigin yillardir...
Senin askini su gun hak etmeyen, bilki 10 sene sonra yine hak etmeyecektir...
Birak, gitsin...

Gül (akgül)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
29 Haziran 2008 Pazar 20:23:26
Yoruldum artık anLamsız kavgalardan Kalp kırmalardan git gellerden..
Ortada yaşamaktan....
Yıprattı beni Aşk..
Acımadı hiç..

Ama hiç bi zaman Kaçamadım Ondan..
Hep Çaldı en cok ıhtıyacım oLanları aLdı yarım bıraktı beni!

Ama taşımıyor artık bedenim İsyan ediyor Çığlıklar atıyor..
Küçük avuntularda kapatamas oldu büyük yaralarımı..
Bişeyler düzelicek diyerekte kurtulamıyorum önüme sunulan gerceklerden..

Konusmak ıstıyorum anLatmak ama
İçimden cıkmıyor ki keLimeler yazsın ellerim..
Sesimde cıkmıyor ki başkalarına
Çıglıklarım nerdeyse kulaklarımı yırtıcak ama kimse duymuyor
Kendımı sadece ben duyuyorum sadece ben dınlıyorum..

Odam,Gökyüzüm,Özgürlüğüm
Hiç biri bir şey ifade etmiyor artık bana
tat aLma duygumu yitirdim.
Ne cok yükselirsen Okadar hızlı düşersin.
Bunu düştüğümde toprakla temasımda anLadım.
Düşüşün sersemliğini atmaya çaLışırken
Anladım..

Aslından yüreğinden ayaklarına düşmüşüm ben...
Cennetten,Cehenneme...
Ayağa kalkıp yürüdüğümde,
Ayaklarımın altında kaLan umutlarım mış...

Yoksun...Yoktun Zaten...
Hiç bir zaman tam Olamadık seninle..
Yanyana duran iki defter yapragı gibiydik...
Ne bir rüzgar gelip bizi kavusturabıldı..
Nede bız defteri kapatabıldık...
Beyazdık Oysa karanlanmıştık...
Yüreğimiz elimizde,Özügürdük..
Bulutların üstünde Yürürdük...

Düştük!!!!
Okadar sert olduki düşüşümüz..
Biz Öldüğümüzü bile anlamadık..
Dagılmış,Parçalanmıştık Sağa sola sacınlan umutlarımızı,hayallerimizi toplarken
Sevgimizi yerden kaLdırmayı unuttuk!...

Biz Düş(tük) SEVGİLİ...

Cennetimizden Cehenneme...
Yüreğimizden,Ayaklarımıza...

Gül (akgül)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
29 Haziran 2008 Pazar 20:29:14

Bitmişlik..
Tükenmişlikle..
Gözlerin arasında bir yerdeyim. ..
Ne yerdeyim. ..Ne gökte...

Yalan söylemedim hiçbir zaman...
Korkum vardı..
Titremekl iydi hallerim. .
Kalbim derin bir yaranın üzerine veriyordu acı acı nefesleri ni..
Amaçsız yürüyordu ayaklarım yıllardır..
Derin bir yağmura çektin beni...
Kelimeler ini içtim..Sarhoş oldum..
Bir gece yarısı susuşlarına düşürmüştüm,bir damla gözlerimden..
Birde...
ihanet mi? sorusuna veremediğim susuşlara..

Susarak..
susa susa..
Susadım günlerce....

...

Kapımın kilidi korkudan kapandı...
Korkuları..
Acı , sızı ve özlemleri kilit yapmışım farkına varmadan kapılarıma...
Şimdi ben bile aça mıyorum yüreğimin kapısını....
Ve farketmed en...
Sende bir kilit vurdun... .
Adı neydi bunun?..
Yağmurda gözyaşımı..ihanetmi..Yokluk mu..?
Bilemem..
Bilmekte istemem..
Tek hissettiğim..
Daha yolun başındayken hayatın..
Sonumu beklemem. ..

Şemsiyemi açtım..
Bilmek istedim..
Yazdım...
Yağmur yağarken..

...

Yağmur yağıyordu..Üşümüştün..
Nasıl oldu bilmiyoru m...
İçeri aldım seni..
Sessiz kaldık bir süre öylece..
Tozlu raflara,Unutulmuş kitaplara dokundu ellerin..
Durmadan bakınıyordun etrafa...
Unutulmuş duygulara sebep aradın kalbimin her köşesinde..
Ve şimdi kilitli kapıları zorlar oldun..
İçimi acıtıyorsun..
Bu gece son...


Dokunma yüreğime.....

Gül (akgül)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
29 Haziran 2008 Pazar 20:51:26
AĞLADIM

Hüzün yıldızları parlıyor bugün gökyüzünde,
Bu gece yine için için yanıyorum,
Oturmuş seni düşünüp ağlıyorum,
Seni, gidişini, sevişini, herşeyini...
Unutamıyor işte seni şu yaralı kalbim,
Yaptıklarını hatırlayıp, pişman oluyor...
Seni düşünüyorum bu gece, karanlık gökyüzünde...
Simsiyah gökyüzünde parlayan yıldızları seyrediyorum,
Onları sana benzetiyorum,
Kararmış kalbimin bir kenarında yanan meşale misali...
Dedim ya, seni düşünüyorum bu gece,
Beni sevdiğini, bana nasıl baktığını, bana nasıl güldüğünü,
Ellerimi nasıl tuttuğunu, ellerini nasıl tuttuğumu,
Büyüyen bir ateş gibi sevgimizin nasıl çoğaldığını
Ve birgün ansızın bırakıp gidişini...
Son vedanı hatırlıyorum, gözlerime ağlarcasına baktığını,
Gözlerini kalbime gömdüğünü hatırlıyorum,
Bir daha çıkamasın diye...
Çıkamadılar zaten kalbimden gözlerin,
Ölüler dirilirler mi ki gömülenler çıksın, gitsin?
Gittin son bir veda ile gözü yaşlı,
Elimde kolyen, ardından dakikalarca baktım, ağlamaklı,
Sıkıldım, üzüldüm, perişan oldum ama ağlamadım...
Ağlayamadım, engel oldu gururum, engel oldu aşkım,
Uzaklara gittin, belki birdaha asla geri dönmemecesine,
Özledim seni deliler gibi, özlüyorum hala...
Sen bir yerde ben bir yerde, yinede sönmedi sevgimiz,
Aksine çoğaldı dağlar gibi oldu hasretimiz...
Hep seni hayal eder, hep seni düşünürdüm,
Sesini duyunca yaşar, duyamayınca ölürdüm,
Aradın beni aylarca bir sevgi uğruna,
Ne yazık ki, ihmal edildin bir hata uğruna,
Kırıldın, ağladın, affettin ama hep sevdin,
Beni sevdin gülüm beni, kalbi kırık bir vefasızı,
Yine ihmal edildin yine unutuldun bir hiç uğruna,
Yine kırıldın, yine ağladın, yine affettin...
Bir daha unutuldun, sevdanla başbaşa bırakıldın,
Yine kırıldın, yine ağladın ama bu sefer affetmedin...
Sevdiğini en mutlu gününde öldürdün,
Ve ardına bakmadan gittin...
Beni benle başbaşa bıraktın, yıkıldım, üzüldüm, kırıldım...
Senden ayrılınca kaldım çaresiz, sevgisiz ve birde sensiz,
Hep sensizdim zaten ama şimdiki kadar asla değil...
Parçalanmış bir kalbe sahip oldun mu sen hiç?
Parça parça edilmiş, yıkık ve virane,
Bir o kadarda vefasız...
Önceleri üzüldüm, yıkıldım ama asla ağlamadım...
Geldi geçti deyip senide gözlerin gibi kalbime gömdüm...
Unuttum dedim, unutacağım dedim,
Unutamıyorum dedim, unutmam dedim...
Önce gözlerin sonra sen çıktın kalbimden,
Bir vicdan azabıdır başladı ölü yüreğimde,
Hiçbir şey kalmadı, senden başka kalbimde,
Hatıraların, gözlerin ve sözlerin...
Şiirlerini getirdiler bana,
Beni öldüren şiirlerini...
Vefasız dediğini duydum, yıkıldım,
Düşündüm seni gecelerce daima tek başıma,
Şiirlerin öldürdü, hasretin yaktı yüreğimi,
Kırıldım, üzüldüm, yıkıldım ve en sonunda ağladım...
3 kişi ağladık sana; ben, kalbim ve gözlerim...
Sana yandım, seni sevdim, seni hatırladım heryerde...
Belki birgün sesini duyarım umuduyla
Telefon bekledim günlerce,
Telefon gelmeyip sesine hasret kalınca
Ağladım ağladım,
Sana yaptıklarımı ancak o zaman anladım...
Duydum ki kalbini vermemişsin kimseye,
Olurda içinde görürler beni diye...
Benim kalbimide istediler, ama vermedim kimseye,
Olurda içinde seni görürler diye...
Gökyüzü yıldızlar ile doluydu, ben hep seni düşünürken,
Hüzün yıldızları koydum adlarını, seni hatırlatıyorlar diye,
Aynı onlar gibi sende benden çok uzaklardaydın,
Hep göz kırpardın uzaktan, sessizce,
Bense hep seni bekledim kırık kalbim, yaşlı gözlerimle...
Bazen hayallere dalıyorum, seni düşünüp ağlıyorum,
Seni ve sevgini arıyorum hep kalbimde...
Düşmüyor adın hiç dilimden,
Öleceğim gülüm bir gün ben,
Senin sevginden, senin derdinden...
Bir gün göreceğim yine belki seni,
Seni, beni unutmuş, benim olmayan seni...
İşte o an aşkımın gözyaşlarını hatırlayacağım,
Ve yine bir köşeye oturup ağlayacağım...
Yemin ettim senin üstüne sevmeyim başkasını diye,
Ve heryerde, her zaman tekrarlıyorum yeminimi;
Seni unutmam için öldürseler bile,
Karşılık olarak dünyayı verseler bile,
Darağacı kurup idam etseler bile,
Senden başkasını asla sevmeyeceğim...

Gül (akgül)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
29 Haziran 2008 Pazar 20:55:32
Severken Unutmayı Öğrenemedim

Hayat mektebinde,
Kabuk bağlamış yaraya inat nefes almayı,
Karanlığa inat,
Bir mum ışığında yaşamayı öğrendim .
Öğrenemediğim tek bir şey vardı;
Unutulduğumu bile bile
Ölümüne severken unutmayı öğrenemedim.

Kuru ekmekle,
Tuza banıp karın doyurmayı,
Sırtımdaki kamburuna inat
Hayatla her an savaşmayı öğrendim.
Öğrenemediğim tek bir şey vardı ;
Gelmeyeceğini bile bile
Yetim yüreğimle sensiz yaşamayı öğrenemedim.

Her karanlık geceden sonra
Aydınlık bir sabaha uyanacağımı,
Nehir olup aksa da gözlerim
Bir gün güneşle kuruyacağını öğrendim.
Öğrenemediğim tek bir şey vardı;
Dönmeyeceğini bile bile
Mavilere sensiz kanatlanmayı öğrenemedim.

Severken unutmayı
Bir türlü öğrenemedim..
Tek kusurum buysa; özür dilerim.

Abdullah (candaş)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
2062
29 Haziran 2008 Pazar 21:49:48

Unutmayacağıma





Bu gece yine seni haykırdım ıssız sokaklara
Bu gece yine seni haykırdım üstüme gelen duvarlara
Söylemediler senin yerini bana
Kızdım, kendime de onlara da
Senin için her şeyi yaptım
Sen bana karşı emekledin
Ben sana koşarcasına geldim
İstemedin...
Yıkıldım ama haberin olmadı
İçime gömdüm ama nereye kadar
Olmuyor be canım yapamıyorum
Senin için atan bir kalp değil
Çağlayan bir okyanusum ben...
Bilmedin bilemedin
Karşıma çıkan herkese sen gözüyle bakıyorum
Kimse sen olmuyor, senin gibi olamıyor
Nerden çıktın karşıma nerden geldim ben buraya
Belki de kaderdi seni karşıma çıkaran
Keşke seni karşıma çıkaran o kader
Benim olmanı da sağlasaydı
Ama olmadı olamadı
Şimdi senide içime alıp gidiyorum
Kendim kendime yetmesem de
Bunu başarmak zorundayım
Seni sensiz yaşamaya devam edecek
Seni hiç bir zaman unutmayacağım...

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
29 Haziran 2008 Pazar 22:11:12
Kuşlara benzer kelimeler,

odana dolarlar bir akşam.
Nereden gelirler bilinmez.
Kah çığlık çığlığadırlar,

kah sesleri işitilmez.



Cemil Meriç


Gül (akgül)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
29 Haziran 2008 Pazar 22:28:59
Bu gece yine seni haykırdım ıssız sokaklara
Bu gece yine seni haykırdım üstüme gelen duvarlara
Söylemediler senin yerini bana
Kızdım, kendime de onlara da
Senin için her şeyi yaptım
Sen bana karşı emekledin
Ben sana koşarcasına geldim
İstemedin...

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
29 Haziran 2008 Pazar 22:38:52

BİR SÜRE SONRA

Bir süre sonra,
Bir eli tutmakla
Bir ruhu zincirlemek arasındaki ince farkı öğrenirsin,


Ve aşkın yaşlanmak,
Birlikte olmanın da güvende olmak anlamına gelmediğini öğrenirsin,


Ve öpücüklerin sözleşme

ve hediyelerin de vaat olmadığını öğrenmeye başlarsın,

Ve yenilgileri

Başın dik ve gözlerin açık karşılamaya başlarsın,


Bir çocuğun üzüntüsü ile değil, bir yetişkinin zerafeti ile,
Ve herşeyi, bugünü düşünerek yapmayı da öğrenirsin
çünkü yarın ile ilgili herşey belirsizdir.


Bir süre sonra
güneş ışığının yakıcı olduğunu ögrenirsin
eğer fazla maruz kalırsan


Bu yüzden, başka birisinin
Sana çicek getirmesini beklemeden
Kendi bahçeni yarat
Ve kendi ruhunu kendin süsle.


Ve göreceksin ki dayanıklısın...
Ve kuvvetlisin,
Ve değerlisin.


Veronica A. Shoffstall




Gül (akgül)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
29 Haziran 2008 Pazar 22:40:11
Büyümek

Büyümeyi beklemek zor iş çocuk!
Şeker kavonozuna sandalyesiz erişmek...
Mahallenin haylaz çocuklarına
Günlerini göstermek...
Oyuncak arabalar yerine sahicilerini sürmek...
Veya bakkala izinsiz gitmek degil ki büyümek
Büyümek sandığın aslında bitmektir çocuk!
Bilmezsin.

Büyüdüğünde,
Düşlerinde uçuşan hayallerini,
Artık yakalayamadığını fark edersin.
Göz açıp kapayıncaya dek,
Yitip gidenin zamandan başkası olmadığını...
Ve rüyalara düşen yaprakların,
Sadece çocuksu düşlerin ağırlığına dayanıklılığını...
Düş yaprakları güçsüzdür çocuk!
Bilmezsin.

Büyümek, düşlerini satmaktır.
Büyümek, oyuncaksız kalmaktır.
Büyümek dizlerdeki yaraların,
Yüreklere taşınması...
Büyümek acımaktır, kanamaktır,
Yanmaktır çocuk!
Bilmezsin.

Gül (akgül)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
29 Haziran 2008 Pazar 22:41:03
Nedenini bilmiyorum,
Ama...
Bugün herzamankinden daha çok ihtiyacım var sana...

Çok eksiğim bugün...
Yine batıyor güneşle birlikte kayboluyor tüm direncim,umutlarım!
`Ben artık onsuz yapabiliyorum...!dediğim günler toz duman olup yapıştı yine boğazıma,
Nedense tutamıyorum sensizliğin çıldırtan isyanını bugün!..
Damlıyor gözyaşlarım...

Bak,
Yine çekildi;
Evli evine,köylü köyüne!
Nedenini bilmiyorum,ama;
Evsiz,köysüz kaldım bugün,bu gece...!

Herkes sığınacak bir çatı buldu gerçek benliklerde,
bense sensizliğin kimliksiz çatısına sığındım yine...
Bana gelen tüm yollar kapandı,yolsuz kaldında dönemedin mi?
Yoksa çıkar bi yol mu buldun kendine!!
Bilmiyorum sebebini,sonucunu çok yanlızım bu gece...

Çözülmeyen düğüm,
Kanıtlanamayan suçlar gibi sensizlik...
Yetmiyor yaşamaya,
Bi ben bi de sensizlik...
Nedenini bilmiyorum,ama;
Çok koyuyor bugün,bu gece bu bilinmezlik!


Herşeyi bi nedene bağladımda,bi olmayışını bağlayamadım sonuca...
Belki de bunun için acıtıyor bu denli,kıvrandırıyor....
Çok sevdim diye mi kaybettim seni,çok sevilemedim diye mi...
Tüm sessiz çığlıklarıma inat bozuyorum gizli suskunluğumu ...

Gül (akgül)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
29 Haziran 2008 Pazar 22:47:42
Geniş bir aşk için yüreğimi daralttım
Öyle ise inceden inceye gel bugün
Hançer izinden derin sızı
İnsan olmanın kaygısı
Ve toprağın kokusu
Ve yağmurun sesiyle
Ve hangi zamanda bu düğüm çözülür bilmeden
Biriktirdiğin bütün hüzünlerinle
Kendince gel
Kays gibi yansam da çarem yok mudur
Aslı`nın gönlünde Kerem yok mudur
/ Ey Aşk
Ben buradayım
Sen sevgiliyi çağır
Yüreğimden yüreğine bir yol bul
Cehennemden uzak
Cennete yakın
İşte bekliyorum yanmak için
Ateş saçan sözlerinle/
Ey söz
Sana tüm aşkların haritasını çıkarabilirim
Sevdaların nasıl toprak olduğunu anlatabilirim ya da
Kalp ağrılarını
Sancılarını
Aşkın felsefesini
Kimbilir daha başka neleri sunabilirim
Ya da bir roman yazabilirim hepsinden berisi
Ama kelimeler de biter
Suskunluk bir minyatür kalır deri sayfalarda
Avcının vurduğu ceylan
Sadece ter bırakır avuçlarına
Başka şairlerin şiirleri gibi
Söz de yandı dilde matem yok mudur
Bülbülün sesinde sitem yok mudur
Seni yanan yüreğime hapsettim
Damarlarımdan kan çekildi
Yangını söndürecek su bulamadım
Usul bir okşayış
Gibi ne varsa titreyen ellerimde
Savrulmak isterim rüzgarın önünde
Ki gözlerin mezarım olsun
Ne gün doğsun oynak
Ne gün batsın nazlı
Başladığım yerde hep
Beklemeliyim bu aşkı
Yeni filizler fışkırmalı yüreğimden
Yeni çiçekler sürmeliyim bahara
Konup arılar bal yapmalı
Sonra dağıtmalıyım bu aşk balını
Susmalıyım ve daha
Konuşmak haram olmalı
Bir yol bulmalı
Bir yol ah
Gözlerinde ölmeliyim
Ben ölünce aşk filizlenmeli
Ceylan derisini üzerinde taşımalı
Zümrüdüanka avcıyı
Kaf Dağı`na aşırmalı
Aşk için yürekte kasem yok mudur
Aşk için kul ben-i adem yok mudur
/Ey Aşk ben buradayım
Sen sevgiliyi çağır
Bir serencam bu bedenim
Anlaşılmaz bir serenat
Tuzu derin denizlerdeki tat
Gelsin ey aşk
Gelsin sevgili kor aleviyle/
Geniş bir aşk için yüreğimi daralttım
Bir yudum su olsun gözlerinde
Dudağımda kuruluğu gidermek için
Sana sunmak için kendimi
Yanıma aldım
Duvardaki gölgem güneşe kalsın
Yok olmayı bilmezse aşk içinde gönül
Kendine dar gelen mezarı dünya olsun
Diyerek sana vardım
Al
İşte yüreğim
Aşk içinde aşka mahrem yok mudur
Aşk içinde aşka elem yok mudur

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
29 Haziran 2008 Pazar 22:53:22

 

LİMAN KIRINTILARI

Bahamalı martılar beni çağırdı,
bir ikinci bahar gecesi
Yalan söyledim,
yırtık blucinli tayfalara,
Seni sevmediğimi söyledim.
Oysa rıhtımlar
en şarkılı dalgalarla yıkanıyordu,
Midye kabuklarında
sakladım gözyaşlarımı;
Hastaydım,kırık kötümser
bir öksürük yapışmıştı boğazıma
Seni unutmak gerekiyordu......


Bahamalı martılar beni çağırdı,
bir ikinci bahar gecesi,
İskele fenerlerinin altında oturup
seni bekledim sevgilim
Ellerim ıslaktı,gözlerim ıslaktı
Gelip caydırabilirdin
beni gitmekten
Oturup sigara içer,anlaşabilirdik..
Sana tapacağım yalan değildi
benim olursan
Seni seviyordum,seni istiyordum......


Bahamalı martılar beni çağırdı,
bir ikinci bahar gecesi
Filler gibi içtim liman meyhanelerinde;
seni unutmak için içtim..
Senin sokağında geceler yıldızsızdı,


senin sokağında gece yağmur yağıyordu
Ben zayıftım,çabuk ıslanıyordum
Bana sevmek yaramıyordu,
ben sevilemiyordum...


Bahamalı martılar beni çağırdı,
bir ikinci bahar gecesi
Sana bırakacağım bu kentin
üç semtinde üç damla gözyaşı döktüm,
Birincisi seni ilk gördüğüm yerdi,
ikincisi seni ilk öptüğüm yerdi
Üçüncüsü.... söylemeye dilim varmıyor,
üçüncüsü bana git dediğin yerdi
İşte bu mısraları orda karalıyorum;
işte demir aldı şilebimiz,
Gidiyor,gidiyor,gidiyorum........


Edgar Allan POE

 

Mustafa (drakancem)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
4313
30 Haziran 2008 Pazartesi 19:59:29
merhaba arkadaşlar sevgilerimi gönderiyorum size

Yemliha (ts836668986)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1305
1 Temmuz 2008 Salı 00:14:05
Bugün; bütün ağaçlar yüreğimdeydi.
Bütün çiçekler gözlerimde.
Güneş, ışıklarını dudaklarıma kondurmuştu.
Neydi kanımı kaynatan bu güzelliğin adı?
Mutluluk muydu?

Bugün,
Ne varsa hüzünden yana
denize fırlattım az önce.
Sanki beklermiş gibi hepsini,
hop hop hoplatıverdi dalgalarında.
En güzel maviliğiyle oynaşıp durdu.
"Bak" dedi "fırlattığın hüzünlerine...
İşte; onların bendeki hükmü

Herkes kalabalıkken,
içimdeki yalnızlığı
alıp, gidiverdi sihirbaz martılar!
Bir de arkasından o bildik
şen kahkahalı bağırışmalar!
Hiç bu kadar güzelini görmemiştim.
Beyazmış meğerse
beni, onlarla bütünleştiren mucize!
Kanat çırpa çırpa,
yüreğimdeki isyanları uçurdular...
Yaşamaktan aldığım tad; işte buydu!
Yoksa mutluluk bu muydu?

Yiğit (ts1112511870)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
307
1 Temmuz 2008 Salı 14:05:36

hey dost yüreginize saglık

 

Abdullah (candaş)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
2062
1 Temmuz 2008 Salı 15:02:17

Dokununca Kelimelerin Gözlerine



Gece nelere gebedir bilinmez
Bir sancıdır patlar içinde
Doğum mudur, ölüm mü?
Dokununca kelimelerin gözlerine
Hangi çığlıktır titreşen bilinmez
Vurgun yemiş yüreklerde

Vurgun yemiş yüreklerde
Kararır gecenin gölgeleri
Solmuştur çiçekleri yıldızların
Kan kırmızı bürünmüştür ay
Dokununca kelimelerin gözlerine
Yükselir yavaşça korkulu bir saray

Yükselir yavaşça korkulu bir saray
Ve düşer gölgesi beynimizin içine
Darağacına asılmıştır hayaller
Dokununca kelimelerin gözlerine
Yıkılır bahçemizdeki güller
Vurulur gerçeğin pençesinde

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
1 Temmuz 2008 Salı 15:32:48

 

Boğaz


Kanıyorken size kalbimdeki en gizli yara
Geçiyorduk hani sandalla hisardan hisara
Baktınız hayli zaman öyle ki durgun suya siz
Sonra bir aşkı anlattı ela gözleriniz.
Ağlayan bahtına yahut gülen sevgililer;
İstemiş kaç gece can vermeyi canana meğer!
Geçmiş üstünden ilahi nice yazlarla bahar...
Görmemiş aşıkı güldürmemiş avare sular
İşte dün aynı tahasüsle dolaştım boğazı
Kokladım bir sarı yaprakta o hülyalı yazı
Gönlümün en dolu hasretle coşup yandığı an
Bir hayal belirmiş gibi ta Kanlıca’dan
Uçtu rüzgarla sevincim ve vurulmuş gibi ben
Döndü bin alemi aşkın o ilahi tepeden
Ey yanan kalbimin avazına bigane boğaz
Geçti bak hasılı sevda diye sevda diye yaz
İşte bu son faslıdır artık boğazın
Gidiyor bilmediğimiz bir yere ahengi yazın
Tutuşur pembe bulutlarla yamaçlar yer yer
En güzel gölgeler akşamla İstinye’ye iner
Ay matemle ufuklarda durup
Seyreder böyle guruplarla bir günün bittiğini
Her biten günle bir ömrün göçüp gittiğini
Değişir lakin bu hüznün ve ahın ötesi
Duyulur bir yalıdan tamburun en tatlı sesi
Uçuşur ruhları mızrabın tılsımlı atı
En sonra başlar ufuklarda ayın saltanatı
Kurulur Göksu’da aşıklara bir sırça saray
Her gelen ve geçen yolcuya açılmaz kapısı
İşte aşkın böyle kurulmuştur o ilahi yapısı...


Hüseyin Mayadağ

 

Sayfa:1 - 2 - 3 - 4 - 5 - 6 - 7 - 8 - 9İlk sayfa « Geri · İleri » Son sayfa