Gönderen | Mesaj |
|
1 Mart 2009 Pazar
19:46:21
|
|
|
|
|
|
1 Mart 2009 Pazar
21:47:17
|
|
|
ama bazıları acıyı bile bile tadıyo tatlı olmayı sevilmeyi anlamayı kabullenmiyo sibel...
|
|
|
1 Mart 2009 Pazar
21:54:22
|
|
|
Uzansam çocukluğuma dönsem Derinlerde gizlenmiş yaralarımı görsem Bir bıçak yarasıyla acısız kalsam Oyunlar oynasam sahnesiz maskesiz... Kumdan kalelerime dalgalar vursa Kağıttan gemilerimin tayfası olsam Yıldızımı okşarken bir uçak geçse düşümden Avaz avaz bağırıp sesimi duyursam...
Hey uçak Uçak uçak Benide al, benide buralardan götür Nereye gidiyorsan benide al benide uzaklarıma götür... Uçak, güzel uçak, büyük uçak uçağım...
Ah çocukluğum camdan duvarlarım Portakal çiçeği kokulu heyecanlarım Kuş tüyüğdü düşlerim umutlarım Hani nerede arsızlığım umarsızlığım...
|
|
|
1 Mart 2009 Pazar
22:25:35
|
|
|
Cocukluguma dönüp kosmak istiyorum Uzun ince yolda düsünmeden Sadece kazanmak amaciyla Cocukluk okul zamanimi düsünerek Kosmak istiyorum hic bir seyi düsünmeden Beynimi dolduran örümceklerden Beni yillarca avutan yalan sözlerden Kacmak istiyorum kimsenin olmadigi yere Uzun ince bir yola sessiz sedasiz Ben geçmişimin yoluna kosmak istiyorum Yorgun bedenim geçmişin yolunda yorulsun Kulaklarim duymasin hergün yalan haberi Görmesin gözlerim sahte yüzleri Ruhumun huzur bulacagi yere kosmak istiyorum Günah benden uzak dursun Beynimdeki örümcekleri yok etmek istiyorum Sevdalırımın sevinci ile yolumu aydinlatmak istiyorum Karanliklar korkutmasin yollar bitmesin Yikildigimi kimse farkatmesin Sevgiye giden yolda yorulmiyayim Ben bu yolda kosmak istiyorum Son nefesim geçmişime kavusma sevincim olsun
|
|
|
1 Mart 2009 Pazar
23:10:13
|
|
|
dünyanın en güzel sözüdür sevgi,seni seviyorum diyebilmek ama herkese...
|
|
|
2 Mart 2009 Pazartesi
22:01:46
|
|
|
Ama anlamayana ne bi söz ne bi işaret hiç bir şey yok artık benden...
|
|
|
2 Mart 2009 Pazartesi
22:13:36
|
|
|
sen yinede sev ve sevdiğini belli et onur zararlı çıkmazsın kardeşim...
|
|
|
2 Mart 2009 Pazartesi
22:15:29
|
|
|
ben ne kadar sevidğimi solesem zararlı çıktım artık benden paydos...Senle alaksı yok metin abim kusuruma bakma o konuda senin kadar artık insiyatifli değilim...
|
|
|
2 Mart 2009 Pazartesi
22:18:46
|
|
|
senin bugünlerde serentonin hormonun az çalışıyor kardeşim bardağın dolu taraflarında bak boş yerini görme bence...(serentonin hormonu.iyimserlik yani herşeyi insana olumlu gösterebilen bir hormon...)
|
|
|
2 Mart 2009 Pazartesi
22:21:05
|
|
|
Yok bence o hiç bende olmadı ve o hormon bağışlanmadı bana bağışlanmış olunsada benim elimden erken vakitte alınmış demekki...???
|
|
|
2 Mart 2009 Pazartesi
22:26:11
|
|
|
vardır vardırda bir yerlere saklanmıştıe sen çıkar onu oradan.harekete geçir...
|
|
|
2 Mart 2009 Pazartesi
22:29:07
|
|
|
yok abi olsada geçirmem bana geçirmem için basit ve hep solenen laflar dışında tek bir gerçekçiliği olan ve uğruna hayatımı verebileceğim tek bir somut olarak sayılabilecek kanıt ver bu kanıt somutta olabilir soyutta...
|
|
|
4 Mart 2009 Çarşamba
17:25:18
|
|
|

Zaman akıyor gidiyor. Mevsimler değişiyor, gökyüzüne lacivert uzanmış, aklımda yine her gün her an her dakika olduğu gibi yine sen varsın. Islak hecelere dökülmüş hayallerim demek istediklerim çok diyecek halim, dayanacak gücüm yok…

Yokluğuna yazdığım yazılarla avunuyor ruhum. Bir tek sen kalmıştın benimle. Seninle tutunmuştum ben hayata. En çok seni sevmiştim, senin için baş etmiştim her şeyle. Ne zaman boğulacak gibi olsam sen gelmiştin aklıma; daha çok gayret etmiştim ve sırf “sen varsın” diye daha çok tutunmuştum kahrolası hayata...

Biraz yokluğunu sereceğim zamanın önüne. gidişine film yapıp,bir seni bir beni oynatacağım. Her karede gözlerin gelecek gözümün önüne… her karede donup kalacak, bir yere odaklanacak düşlerim. Sensizliği kabullenemeyeceğim uzunca bir süre…

Belki avutmaya çalışacağım, kendimi oyalayacağım sahte gülüşlerle… ama biliyorum ki seni getirmeyecek hiç bir şey… bitti demeye halim kalmayacak ağlamaktan… içime atacağım göz yaşlarımı, belki de yüreğime akıtacağım bir bir… peki beynime anlatsam da kalbime nasıl söz geçireceğim? bir yıkım sanki bu… uzun süre inşa edilemeyecek bir yıkım…

Harabeye dönmüş ruhum…Belki kelimeler hep dillerde saklı kalacak. Karanlıklar büyüyecek avuç içlerimizde. Ellerimiz hep yabancı kalacak birbirine. Artık adımızı sayıklayamayacağız ve günlerimiz “seni seviyorum” diyemeden bitecek…

Yerini dolduramayacak hiç bir şey… kelimelerim de sen olmayacaksın artık… sana seni seviyorum diyemeyeceğim her gün bitişinde…
 Elveda aşkım…
|
|
|
4 Mart 2009 Çarşamba
21:14:39
|
|
|
elveda yok elveda en sondur bibik...
|
|
|
4 Mart 2009 Çarşamba
22:07:26
|
|
|
bence ilk baştada gelebilir devam et Sibel...
|
|
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
4 Mart 2009 Çarşamba
22:15:45
|
|
|
hayata ve iliskilere bakis aciniz degisecek.!!! Ileri derecede hasta iki adam ayni hastane odasindaydilar. Adamlardan birinin her ogleden sonra 1 saatligine oturmasina izin veriliyordu, cigerlerindeki suyun suzulmesi icin. Bu hastanin yatagi odadaki tek pencerenin tam yanindaydi.Diger hasta ise hep sirtustu yatmak zorundaydi. Bu iki hasta saatlerce birbiriyle konusur, eslerini, ailelerini, evlerini,islerini, askerlik anilarini, tatilde gittikleri yerleri anlatirlardi birbirlerine. Pencerenin yanindaki hasta, her ogleden sonra oturmasina izin verdikleri saati diger hastaya pencereden gorebildiklerini anlatarak geciriyordu. diger hasta hep bir sonraki gunu iple cekmeye basladi, disaridaki renkli ve hareketli dunyayi dinlemek icin. Pencere, icinde cok guzel bir göl olan parka bakiyordu.Ördekler ve kugular gölde yuzerken çocuklar model bot`larini suda yuzduruyorlardi. Genc asiklar, gokkusaginin tum renklerindeki ciceklerin arasinda kol kola dolasiyorlardi.Ulu agaclar etrafi susluyor, uzaktan sehrin silueti gorunebiliyordu. Pencere kenarindaki adam bunlari muhtesem bir detayla anlatirken, odanin diger ucunda yatan adam gozlerini kapar ve bu muhtesem manzarayi hayalinde canlandirirdi. Sicak bir ogleden sonra, pencerenin yanindaki adam gecmekte olan bir senlik alayini tarif etti.Diger adam bando seslerini duyamasa bile hayalinde canlandirabiliyordu, pencere kenarindaki adamin tasviriyle. Gunler ve haftalar gecti. Bir sabah banyo yaptirmak icin su getiren gunduzcu hemsire pencere kenarinda yatan hastanin cansiz bedeniniyle karsilasti: uykusunda, huzur icinde ölmü?tü. Huzunlendi, hastane gorevlilerini cesedi disari tasimalari icin cagirdi. Uygun zaman gectigine kanaat getirir getirmez,diger hasta pencerenin kenarindaki yataga tasinmasinin mumkun olup olamayacagini sordu.Hemsire Memnuniyetle istegini yerine getirdi, hastanin rahat oldugundan emin Olduktan sonra onu yalniz birakti. Yavasca, duydugu aciya aldirmadan, bir dirsegine yaslanarak disaridaki dunyaya bakmak uzere yatagindan dogruldu adam. Sonunda, disariyi kendi gozleriyle gorme zevkini yasayabilecekti. Pencereden disari bakabilmek icin yavasca donmeye zorladi kendisini. Pencere, bos bir duvara bakiyordu. Adam hemsireye, vefat eden oda arkadasinin pencerenin disinda gorunen Harika seylerden bahsetmesine sebep olan seyin ne olabilecegini sordu. Hemsirenin cevabi, olen adamin kor oldugu ve pencerenin onundeki duvari gormedigiydi. `Sanirim seni cesaretlendirmek istedi` dedi. Epilog: Diger insanlari mutlu etmek çok buyuk mutluluk getirir, Kendi durumunuz ne olursa olsun. Paylasilan dertler yarisi kadar uzuntu verir, paylasilan mutluluklar ise ?ki kati artar. Kendinizi zengin hissetmek istiyorsaniz, sahip oldugunuz ve paranin satin alamayacagi her seyi paylasin. Bu gun bize bir hediyedir. Mutluluk hep sizinle olsun,,,,
|
|
|
4 Mart 2009 Çarşamba
22:19:59
|
|
|
Bu hikayeyi ben biraz daha farklı biliyordum sahra ama bir ara bu hikaye gerçekten benim için etrkili idi şimdi artık hiç bir şey etkisiz bende...
|
|
|
4 Mart 2009 Çarşamba
23:55:40
|
|
|
Elvedayla süslenmiş bir yarının dünündeyim
Kim bilir belki doğmamış melekler rolündeyim
Keşkerlerle dolu sonbaharın demindeyim

Bilinmez yolların özleminde Tam önündeyim...
|
|
|
5 Mart 2009 Perşembe
00:01:03
|
|
|
HER ELVEDA KIRIK BİR MERHABADIR ASLINDA... bir gece öncesinden yazmaya başlıyorum sıcak mı bilmiyorum internet başında geçirdiğim zamanlar aklıma geliyor tanıştığım insanları hatırlamaya çalışıyorum eski sevgililerim! seslerini dinliyorum bundan yedi ay öncesini düşünüyorum seviştiğim bir beden yakın bir arkadaşın dokunuşlarını hatırlıyorum bir dizi insanı suluyorum büyümesi için bir demet rüyayı bırakıyorum ellerine bir dizi hüzne bedel gezdiğimiz sokaklar içtiğimiz içkiler aldığımız uyuşturucular ettiğimiz kavgalar barın tuvaletindeki grup seks yediğimiz her bokun hatrına ne ağlıyorum ne de gülüyorum bir gün gideceğini biliyorum sadece beni bu kahrolası aseksüel şehirde yalnız bırakacağını sen farklı bir bedende yeni umutlar ve farklı dillerde sevişeceksin bense türkçe "becer beni" diyeceğim hala bak bana... etrafıma bir bak hem en yakın arkadaşım hem en iyi dostum hem sevgilim kardeşimsin bir gece öncesinden yazıyorum bunları korkmayalım diye zaman geldiğinde üzerimize kusmayalım diye nefretimizi insanların birbirinin gözlerine baktığı seni seviyorum dediği o lanet gece öncesi bak bana.. gözlerim seni seviyor mu bir düşün..
|
|
|
5 Mart 2009 Perşembe
00:07:36
|
|
|
Sibel eline yüreğine sağlık...
|
|