|
Gönderen | Mesaj |
|
21 Şubat 2009 Cumartesi
03:55:08
|
|
|
seni seviyorum demek; veya neden seni seviyorum diyoruz, veya diyorum, veya ne hissettiğim için seni seviyorum diyorum, veya seni seviyorum dediğim için ne hissediyorum, veya ne hissettirmek için seni seviyorum diyorum, veya seni seviyorum derken ne söylemek istiyorum, veya seni seviyorum neden diyorum, veya seni seviyorum demek ne demek aslında, diye uzayıp gidiyor ve bu soruların her birinin cevabının ayrı olduğunu düşünüyorum, yüreklerimizdeki sevgi bir okyanus veya sonsuzluk kadar çok ve orada da durmak istemiyor üstelik bilinmek, hissedilmek, dile gelmek istiyor çokça zaman ve biz "seni seviyorum" diyoruz, bu kelimeleri söylemediğimiz zaman da çok, onu hissettiğimiz halde, söylemeyerek de sevgimizi bir çok şekilde ifade ediyoruz, sanki içimizdeki sevgi canlı olan bişey ve orada, yüreğimizde öylece durmak istemiyor kesinlikle, bizi dürtüyor ve bizde onun kendini farkettirmesine, kendini hissettirmesine, kendini ifade etmesine yardımcı oluyoruz elimizden geldiğince, bildiğimiz kadarınca, bazanda karınca kararınca, bazanda sular seller misali yağıp gürlerce, galiba asl olan, seni seviyorum derken bu sözcüğü kullandığımız kimseye asıl olarak söylemek istediğimiz duygularımızı tam olarak anlatabilmiş ifade edebilmiş olmak, ve bilmemiz gereken önemli bir unsur da o kimse bu iki kelimeyle kendisine karşı duygularımızın ne olduğunu, ne demek istediğimizi bizim ifade etmek istediğimiz şekilde mi anlamlandırıyor olduğu. sevgi denen bu duygu içimizdeki çocuk gibi adeta, seviyor, sevmek istiyor, sevgisini belli etmek istiyor ve sunuyor, bu çocuk aynı zamanda, sevilmek te istiyor, sevildiğini duymak da istiyor, sevildiğini hissetmek te istiyor, veeee mutlaka ama mutlaka bu isteklerine ulaşmak için elinden geleni ardına koymuyor, İnsanlar arasındaki tüm bu sevgi alışverişinde farklılık ve çeşitlilik işte bu elinden gelenin ne olduğundan doğuyor olsa gerek... Çünki sevgi denen duygu, her insanda aynı, hem de birebir aynı duygu, saf, katıksız, arı duru, net ve belirkin bir his, o his, ilk soluğun ardından bir annenin kucağında ilk sarmalandığımız anda doğuyor adeta, ardından büyürken edindiğimiz kişiliğimiz, karakterimiz, nicelik ve niteliklerimiz ölçüsünde gelişerek büyüyor... Durum böyle ise şayet, şayet sevgi ile ilgili bir karmaşamız var ise, ivedilikle öğrenmemiz gereken, onu en iyi şekilde ifade etmeyi ve doğru algılamayı gerçekleştirebilecek şekilde kendimizi geliştirmemiz olmalı... Sevi, damarlarımızda akan can suyu misali, kaynağı sadece insan olan bir duygu, alınamıyor, satılamıyor, istedik diye bulunamıyor, istemedik diye yok edilemiyor. Sevmeyi ve sevilmeyi, doğru sevmeyi ve doğru sevilmeyi öğrenmemiz gerekiyor. En azından o içimizdeki çocuğu mutlu etmek adına bunu kendimize borçluyuz... Ve hatta bunu diğer bütün çocuklara borçluyuz... o çocuk, bir can olabilir, canan da olabilir tabi, ama o çocuk hep çocuk...

kendi anlamlandırdığım şekilde; Seni Seviyorum demeyi seviyorum.. Seni Seviyorum u duymayı da seviyorum.. biri bana seni seviyorum dediğinde içimdeki çocuk mutlu oluyor, galiba birinin içindeki çocuğu mutlu etmek istediğimde de seni seviyorum diyorum... en basit haliyle bu şekilde.. benim seni seviyorumun kaynağında mutlu hissetmek yatıyor... mutlu ve seni seviyorum iki kardeş gibi sanki, bu konuyu daha fazla irdelemem lazım, bu ifade yinede eksik gibi geldi şu an itibarı ile.. insan bu, öfkeliykende, çok üzgünkende seni seviyorum diyebiliyor sonuçta.. şimdilik bu kadar
Siz ne dersiniz acaba..? canım yazmak istedi
Yasmin
|
|
|
21 Şubat 2009 Cumartesi
11:12:14
|
|
|
yasmin hoş geldin nasılsın ellerine sağlık
|
|
|
21 Şubat 2009 Cumartesi
18:51:28
|
|
|
evet yasmin ellerine sağlık bizde tüm sevenleri seviyoruz sevgiyi içinde hisseden ve seni seviyorum diyebilen herkesi seviyoruz senide seviyoruz iyiki varsın.selam gül sen nasılsın...
|
|
|
21 Şubat 2009 Cumartesi
19:39:17
|
|
|
seviyom diyende demiyende sağolsun derim çünkü belki o zaman bişeyler değişir...Yasmin h g bu arada...
|
|
|
22 Şubat 2009 Pazar
14:10:17
|
|
|
Merhabalar arkadaşlar teşekkür ederim hoşluklar gördüm,
selam olsun sevgilerinize,
insanca pek insanca duygularla, sevgilerimle..
Gülüm teşekkür ederim yoğunluklar dışında oldukça iyiyim umarım sende iyisindir..
Sevgilerimi yolluyorum..
Metin arkadaşım, tecrübeli kaleminin takipçisiyim, ilhamının bereketli ve daim olmasını diliyorum.. 
Onur arkadaş, gelişen ve değişen farkındalıkların safında olmaktan yorulmamamız dileklerimle, teşekkürlerimle..
|
|
|
22 Şubat 2009 Pazar
23:48:45
|
|
|
|
|
|
23 Şubat 2009 Pazartesi
00:36:56
|
|
|
yasmin arkadaşım yüreğinin tüm saflığını tüm güzelliğini seriyor önümüze bize düşen bu güzelliklerden pay almak zevk almak bunları elbette siz güzel insanlarla yaşamak anlamlı yaşamaya değer iyiki varsınız...
|
|
|
23 Şubat 2009 Pazartesi
01:38:26
|
|
|
amin abi amin...YAsmin ben kalın kafalıyım valla artık bilemem...  
|
|
|
24 Şubat 2009 Salı
17:55:34
|
|
|
ya inceldi artık onur inceldi bir teneke tiner(inceltiici)boşamı gitti yani...
|
|
|
24 Şubat 2009 Salı
20:52:01
|
|
|
TEŞEKKÜR EDERİM YASMİN BENDE İYİYİM SENİ GÖRDÜĞÜME SEVNDİM İŞLERİ ÇOK ŞÜKÜR ÇALIAŞMAYA DEVAM
METİN ABİ SEN NASILSIN ONUR SEN AYNI ONUR DEĞŞİCEN YOK
HAYIRLI AKŞAMLAR HERŞEY GÖNLÜNÜZCE OLSUN
A.E.O
|
|
|
24 Şubat 2009 Salı
21:40:35
|
|
|
Sen ne zaman değişirsin gül o zaman bilki benim değişmiş olduğumu anlarsın....
|
|
|
27 Şubat 2009 Cuma
14:26:04
|
|
|
Görüyor musun ? Nasıl severim bir bilsen. Köroğlu`yu, Karayılan‘ı, Meçhul Asker`i... Sonra Pir Sultan‘ı ve Bedrettin`i. Sonra kalem yazmaz, Bir nice sevda... Bir bilsen, Onlar beni nasıl severdi. Bir bilsen, Urfa`da kurşun atanı Minareden, barikattan, Selvi dalından, Ölüme nasıl gülerdi. Bilmeni mutlak isterim, Duyuyor musun ?
Öyle yıkma kendini, Öyle mahzun, öyle garip... Nerede olursan ol, İçerde, dışarda, derste, sırada, Yürü üstüne üstüne, Tükür yüzüne celladın, Fırsatçının, fesatcının, hayının... Dayan kitap ile Dayan iş ile. Tırnak ile, diş ile, Umut ile, sevda ile, düş ile Dayan rüsva etme beni.
Gör, nasıl yaratılırım, Namuslu, genç ellerinle. Kızlarım, Oğullarım var gelecekte, Herbiri vazgeçilmez cihan parcası. Kaç bin yıllık hasretimin koncası, Gözlerinden, Gözlerinden öperim, Bir umudum sende, Anlıyor musun ?
Ahmet Arif
|
|
|
27 Şubat 2009 Cuma
21:54:16
|
|
|
Değişimden kaçılmıyor sevdiğim kaçsak, kaçarken değişim dursak, durduğumuz yerde değişim. Hele etkileşiminde iki kişinin her saniye değişim! Bakalım seni her saniye sevebilecek miyim?
Artık sanmıyorum ....
|
|
|
1 Mart 2009 Pazar
16:47:33
|
|
|
|
|
|
1 Mart 2009 Pazar
18:35:44
|
|
|
sibel şiir güzel ama son iki satır olmasa daha güzel olurdu veya daha acımasız bi cümle kullansaydın daha iyi idi... Ama yinede yüreğine sağlık...
|
|
|
1 Mart 2009 Pazar
18:40:31
|
|
|

|
|
|
1 Mart 2009 Pazar
18:44:51
|
|
|
işte olay budur ve elini öpeyim be sibel...
|
|
|
1 Mart 2009 Pazar
18:46:15
|
|
|
|
|
|
1 Mart 2009 Pazar
18:46:57
|
|
|
|
|
|
1 Mart 2009 Pazar
18:50:56
|
|
|
işte bu lafmı o şiirmi desen işte bilmediğim ve tıkandığım tek şey budur heralde...
|
|
Mesaja cevap yazmak için gruba üye olmanız gerekmektedir.
|
|