Gönderen | Mesaj |
|
2 Mayıs 2008 Cuma
15:04:38
|
|
|
merhaba kızlar yasmincikte burdaymış sahracıkta nasılsınız bakem güzel arkadaşlarım
|
|
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
2 Mayıs 2008 Cuma
15:09:02
|
|
|
tşkr mustafa iyiyiz umarım sende iyisindir
ama lütfen o başarısız eklediğim iletileri silermisin
|
|
|
2 Mayıs 2008 Cuma
15:13:47
|
|
|
sildim akıllım boşyere yer kaplıyordu zaten
|
|
|
2 Mayıs 2008 Cuma
15:18:19
|
|
|
Merhaba Mustafa, umarım sende iyisindir..
Sevgiyle..
|
|
|
2 Mayıs 2008 Cuma
15:19:13
|
|
|
iç güveysinden hallice yasmincik uğraş içindeyiz yılmadan tükenmeden
|
|
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
2 Mayıs 2008 Cuma
15:19:40
|
|
|
)
|
|
|
2 Mayıs 2008 Cuma
15:20:27
|
|
|
en güzeli, iyi yapıyorsun...
yürüyelim..
|
|
|
2 Mayıs 2008 Cuma
15:23:12
|
|
|
dağ başını duman almış bu arada sahracık ta kaçmışş
|
|
|
7 Mayıs 2008 Çarşamba
04:01:31
|
|
|
** GÜNAYDIINNN **
BİR AFRİKALI’ NIN YAZDIKLARI :
Sevgili Beyaz Adam, Doğarım, siyahım... Büyürüm, siyahım... Güneşlenirim, siyahım... Üşürüm, siyahım... Korkarım, siyahım... Hastalanırım, siyahım... Ve ölürüm, hala siyahım...
Ve sen Beyaz Adam, Doğarsın, pembesin... Büyürsün, beyazsın... Güneşlenirsin, bronzsun... Üşürsün, morarsın... Korkarsın, sararırsın... Hastalanırsın, yeşilsin... Ve ölürsün grisin...
Sen ne biçim beyazsın...
|
|
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
7 Mayıs 2008 Çarşamba
08:43:24
|
|
|
günaydınnn arkadaşlar online olan ve olmıyan yasmin harika bir şiir inan sözler oturtulmuş bu kadar yani görüşürüz
|
|
|
7 Mayıs 2008 Çarşamba
11:07:08
|
|
|
hakkatende harika yasmin bu şiir
|
|
|
8 Mayıs 2008 Perşembe
05:50:21
|
|
|
şiiri bende çok beğendim, teşekkürler arkadaşlaar..
ve
GÜNAYDIIINNNN.... HEPİNİZEEE...
Merhaba sizlere Bir gün duracak dünyamızdan Bugün de çarpan yüreklere Doğan güneşe, yıldızlı gecelere Şu minicik zaman diliminden Hala gönderebilirken Sevgiler hepinize...
Sevgilerimlee..
|
|
|
8 Mayıs 2008 Perşembe
18:08:22
|
|
|
merhaba güzel insanlara
|
|
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
8 Mayıs 2008 Perşembe
20:14:02
|
|
|
merhaba mustafacık yasmincik bu gün ben kaçak ancak göz atabildim
|
|
|
8 Mayıs 2008 Perşembe
20:29:58
|
|
|
nerelerdesin kaçak sahracık
|
|
|
9 Mayıs 2008 Cuma
14:25:06
|
|
|
Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın; Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın. Doğacaktır sana va`dettiği günler Hakk`ın, Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
|
|
|
9 Mayıs 2008 Cuma
14:25:36
|
|
|
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda? Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ! Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ, Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.
|
|
|
9 Mayıs 2008 Cuma
14:26:05
|
|
|
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl! Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl. Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl; Hakkıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet, Hakkıdır, Hakk`a tapan milletimin istiklâl!
|
|
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
9 Mayıs 2008 Cuma
14:28:01
|
|
|
http://elnaz.blogcu.com/4673338/ Adam ve hayattaki tek arkadaşı olan köpeği bir kazada birlikte ölmüşlerdi ... Gökyüzüne çıktıktan sonra bembeyaz bulutların arasında dolaşmaya başladılar ... adam çok susamıştı.. biraz su bulabilmek ümidiyle yürümeye devam ederken, birden kendilerini muhteşem bir manzaranın karşısında buldular.. rengarenk çiçeklerle süslü bir bahçe, altından yapılmış bir bahçe kapısı, ve onları karşılayan beyazlar içinde bir kadın.. Adam köpeğiyle birlikte kadına yaklaştı ve sordu: `Afedersiniz...burası neresi?` Kadın ona gülümsedi: `Burası Cennet, efendim` Adam bunun üzerine sevinçle `Harika...!!!` dedi `Peki bana biraz su verebilir misiniz, gerçekten çok susadım`.... Kadın cevap verdi: `Tabi efendim, içeri girin... içerde dilediğiniz kadar su bulabilirsiniz.....` Böylece adam köpeğine döndü, `Hadi oğlum içeri giriyoruz` diyerek kapıya yürüdü......... ama kadın onu birden durdurdu: `Üzgünüm efendim, köpeğiniz sizinle gelemez.. hayvanları içeri almıyoruz...` Bunun üzerine adam bir an durdu.. düşündü.. ve geri dönüp köpeğiyle birlikte geldikleri yolun tam ters yönünde yürümeye koyuldular.... bir süre geçtikten sonra kendilerini bu kez tozlu çamurlu bir yolda buldular, ve yolun sonunda karşılarına çiftlik girişini andıran bir kapıyla yırtık pırtık elbiseli bir dede çıktı... adam sordu: `Afedersiniz.... bana biraz su verebilir misiniz??` Dede `İçeri gel` dedi.. `kapıdan girdikten sonra sağ tarafta bir ceşme var...` Adam sordu: `Peki arkadaşım da benimle gelip ordan içebilir mi?` Dede ` Tabii...`dedi.. `ceşmenin yanında köpeğinin de su içebileceği bir kase bulacaksın...`
Bunun üzerine adam kapıdan girdi... biraz yürüdükten sonra sağ tarafta çeşmeyi buldu.. adam ceşmeden köpek de oracıktaki kaseden doya doya içerek susuzluklarını giderdiler... derken adam geri giderek girişte bekleyen dedeye sordu: `Su için çok teşekkür ederim... peki burası neresi..?` Dede `Burası cennet` dedi.. bunu duyan adam şaşırdı: `Ama nasıl olur..? az önce burası gibi kırık dökük olmayan muhteşem bir yere gittik ve orasının da Cennet olduğunu söylediler...` Dede `şu rengarenk çiçeklerle süslü altın kapılı yer mi?` dedi... `ama orası Cehennem...` Adam iyice şaşırmıştı: `Peki ama orası sizin adınızı kullanarak insanları kandırıyor diye hiç kızmıyor musunuz..??` Dede gülümsedi: `Kızmıyoruz..... çünkü onlar kendi çıkarı için en iyi arkadaşını yarı yolda bırakanları Cennet`ten uzak tutuyorlar....
|
|
|
9 Mayıs 2008 Cuma
14:38:22
|
|
|
ne güzel ne anlamlı değilmi bende biliyorum bu hikayeyi )
|
|