|
Gönderen | Mesaj |
|
5 Ağustos 2008 Salı
14:20:58
|
|
|
Hayatinizda ilk ve tek olacak DIKKAT!!!!! Mars gezegeni Ağustostan itibaren geceleri gökyüzünün en parlak cismi olacak. Mars çiplak gözle dolunay kadar büyük görünecek.
27 Ağustos`ta Mars dünyaya 34,65 milyon mil yaklaştiginda en büyük göründügü gün olacak. 27 Ağustos gecesi 00:30`da gökyüzünü izleyin. Dünyanin iki ay`i varmiş gibi görünecek.
Mars`in dünyaya bu kadar yakin geçecegi bir sonraki tarih 2287 yili. Bunu dostlarinizla ve sevdiklerinizle paylaşin.
Bugün hayatta olan hiçbir kimse bu olayi tekrar göremeyecek.

|
|
|
7 Ağustos 2008 Perşembe
13:34:51
|
|
|
Şimdi Sende Yoksun Ya Herkes Sana Benzeyecek
Şimdi Sende yoksun ya herkes sana benzeyecek
Baktığım her yerde sen
Gördüğüm Herkeste Seni arıcam
Ama benzemez kimse sana
Ne gülüşü Ne Bakısı Nede Seni seviyorum demeleri
Her şey Sende Güzel çünkü
Hiç ummadığım bir anda girdin dünyama
Her şey den Bıkmış ve hayattan kopmuşken
Ne güzel Gelişti o geliş
Her şey seninle anlamlı ve seninle güzeldi
Her şey Sana dair Yaşanıyordu
Sanki Hayatı senin için yaşıyordum
Sanki’si bile Fazla Aslında
Yaşamam için tek sebep sendin
Şimdi Sende Bırakıyorsun Beni
Herşeyimi alıp gidiyorsun benden
Bedenimden ruhumu alıyorsun ya
Nasıl yaşarım ben sen olmadan
O bakmaya kıyamadığım gözlerin olmadan
Ruhunu Ruhumda hissetmeden nasıl yaşarım
Ellerini tutmadan Kokunu içime çekmeden
Seni bende hissetmeden nasıl Yaşarım
Yaşamın anlamı sensin benim için
Sensiz yaşanacak anlar benim için
Ölümün sessizliği olur
Ve Seviyorum Seni ruhumla
Yüreğimle her şeyim le seviyorum Seni
Öylesine Aşığım ki sana
Ne bir şarkı Ne bir Tek kelime Yeter Anlatmaya
Sen benim birtanem’sin
Her şeyim sin nefesimsin
Söylesene bana insan nefes almadan nasıl yaşar
Şimdi Allah’tan Tek dileğim Sensin
Ve sen ben ölene kadar yüreğimdesin
İsmin gibi Dileğimsin sen benim
Son Dileğim...
|
|
|
8 Ağustos 2008 Cuma
02:26:17
|
|
|
HAYAT KISA !!!!!!!!!!!!
ÖYLEYSE !!!!!!!
YAŞAYIN !!!!!!!!
SEVİN !!!!!!!!
ÖĞRENİN !!!!!!!!
BİR İZ BIRAKIN !!!!!!!!!!
YAŞAYIN !!!!!!
HAYATI YAŞAMAYA DEĞER KILAN NEDİR?!!!!!!!!!!!!!!
EKSİK OLAN NEDİR?!!!!!!!!!!!!
SEVİN !!!!!!!!
NASIL BİLİRİM? !!!!!!!!!
NASIL GÖSTERİRİM?!!!!!!!
SEVGİYİ !!!!!!!!!
ÖĞRENİN !!!!!!
CEVAPLAR NEREDE ?!!!!!!!!!!!
NASIL ÖĞRENMELİYİM?!!!!!!!!!!!
NEYİ UNUTMALIYIM? !!!!!!!!!!!!!!
BİR İZ BIRAKIN !!!!!!!!!!
NASIL HATIRLANACAĞIM? !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
NEYİ HAYAL EDİYORUM? !!!!!!!!!!!!
İÇİMDEKİ ATEŞ NEDİR? !!!!!!!!!!!!
YAŞAMAK !!!!!!!!!!!!!!
SEVMEK !!!!!!!!!!!!
ÖĞRENMEK !!!!!!!!!!!!!
BİR İZ BIRAKMAK İÇİN !!!!!!!!!!!!!!
HAYAT KISA !!!!!!!!!!!!!!!!
ÖYLEYSE !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!1
Stephen R. Covey
Bütünlüğe Doğru
|
|
|
11 Ağustos 2008 Pazartesi
05:27:19
|
|
|
" Bir nesneyi büzüştürmek için, onu ilk önce germek gerekir. Yani zayıflatmak için önce güçlendirmeli. Yıkmak için önce desteklemeli ve almak için önce vermeli insan. İşte buna gizli bilgi denir ". Fakat öte yandan bir şeyi saklamak ve elinde tutmak istiyorsan, onun karşıtını da o şeye dahil etmelisin : " Eğil, böylece dik kalırsın, Boşal, böylece dolu kalırsın, Eski, böylece yeni kalırsın ".
|
|
|
12 Ağustos 2008 Salı
16:56:27
|
|
|
HAYATIMIZDAKİ “ÖZEL” LER
16.02.2004 Özel… Sadece dört harften oluşuyor ama tek başına taşıdığı anlam ne denli büyüktür aslında. Özel bir yaşam, özel eşyalar, özel bir mekan, özel bir müzik, özel aşklar, özel ilişkiler, özel insanlar ve özel dostluklar…
Hiç düşündünüz mü hayatınızdaki özelleri? Doğduğumuz andan itibaren bir çok özele sahip oluruz isteyerek yada istemeden, kendiliğinden. Özel bir oyuncak, özel bir aile, özel ilgi ve sevgi. Büyüdükçe özellerimiz artar, ama değerleri, hatta sınırları ve bizim özellerimize bakış açılarımız, onları sahiplenme şekillerimiz değişir. Artık kendimize ait özel bir kişiliğimiz vardır. Özel okullar, özel arabalar, özel telefonlar, size verilmek üzere özenle ve heyecanla seçilmiş özel bir hediye, hatta özel mesajlar… Ne kadar da çoktur özellerimiz. Evliysek eşimiz özeldir, aşıksak sevgilimiz özeldir; çocuklarımız varsa onlar özeldir ayrı ayrı. Eğer onlardan birisi engelliyse, işte o yavrumuzun kalbimizdeki yeri her şeyden, herkesten özeldir. Dostlarımız, arkadaşlarımız, arayıp soranlarımız vardır çevremizde sayısız. Ama içlerinden bazıları gerçekten özeldir. Özel dostlarımız ruhumuzun aynası kadar bize yakın olan kişilerdir, ömür boyu kaybetmek istemediğimiz.
Özel dokunuşlar, özel sıcacık sarılmalar, özel bakışlar, özel anlar, özel günler… Bize ait, belki de yabancılara hiçbir şey ifade etmeyen ancak bizim için değeri tartışmasız en büyük olan bu nüanslar; bizim dünyamızı, duygularımızı, özelliklerimizi yansıtır bir anlamda.Çünkü hepimiz algıladığımız her şeye kendi kişiliğimizden farklı anlamlar yükleriz. İşte hem bizi hem de bize “özel” olanları farklılaştıran da algıladıklarımıza yüklediğimiz bu naif anlamlardır. Bir çok faktör birbiri ile etkileşerek bu sonucu oluşturur. İnsanın kendine has özel yapısı da bunu destekler. Sonuçta sadece bize has duygularla özel sıfatı alan ve hayatımıza giren vazgeçemediğimiz "özel"lerimiz ortaya çıkar.
Sözgelimi öyle renkler vardır ki, bazılarımız o rengi yaşantımızın her anında görmek isteriz, çünkü o renkler bizim duygularımızla katmerleşip özel sıfatını almış, kimseler bilmeden vazgeçilmezimiz olmuş, yüreğimizin en nadide yerine saklanmıştır, bize bile fark ettirmeden.Oysaki aynı renk diğer bir başkası için hiçbir şey ifade etmeyecek,sadece sıradan bir renk olarak algılanacaktır.
Gelin şimdide bize özel mekanlara gidelim sessizce düşlerimizde. Hayatımızın en zorlu anlarında kaçıp saklanmayı tercih ettiğimiz, yalnızlığımızla beraber olduğumuz gizli bir sahil kenarındaki ucu kırık bank, sevdiğimizle paylaştığımız salaş bir balıkçı lokantası, sırtımızı dayadığımız o mavi çam ağacının serin gölgesi, sıkıntılarımızı unutmak adına sürekli gittimiz ve sevdiğimizin ellerini film boyunca hiç bırakamadığımız o küçücük sinema, en tatlı rüyaları gördüğümüz sıcacık yatağımız ve mis kokulu yastığımız, .... ruhumuzu sarıp sarmalayan; her türlü duygumuza katık ettiğimiz sıcacık sevgi dolu bize has özel mekanlar ve özel eşyalar...
Özel dostlarımızı düşünelim birde. Tanıştığımıza her an, her dakika şükür ettiğimiz, kaybetmekten delice korktuğumuz, sesini, varlığını her an özleyerek andığımız o özel insanlar... Onları sevmek, kalbinizin onlar için çarptığını hissederken, onların da sizi gerçekten hiçbir karşılık beklemeden sevdiklerini bilmek…Size yaşadığınız her anı özel yapacaktır kuşkusuz.
Hayatınızdaki özel insanlarla karşılaştığınız o muhteşem günün, sizin içinde en özel gün olması dileği ile…
Sevgiyle kalın,
Berya
|
|
|
13 Ağustos 2008 Çarşamba
16:27:37
|
|
|
Sat-ı müdafa zorunlu Adalet karaman oyunu Sonunu bildiğim bu yol önüme serdi bilinmez uçurumu. Gözlerim krater çukuru Yine de elimde tek düze kalem yazarım karamsar kompozisyonumu. Getirin artık sonumu!... Onuru zedeler alaya vurulan her doğru. Her geçen dakika metabolizma çökerten olgu. Şıkkı seçti ademoğlu. Yanlışın gurur bıçaklar, orda o alçaklar yaşamın biberi tuzu. Huşu içinde yatsın ölü bebeklerim. Bir buğulu aynanın yörüngesinde, ortalıkta dolaşan bu buğulu yansımalara hipnozum. Ve uluya anlaşılmaz bir tavırla ‘’yorgunum!…’’ demek neden? Umutsuzum bugünden Al ve yerine koy hataları. Ben her cevaba bir soruyla kafada tuttum. Bir tiyoyla bir tiyatro kurdum, kendim oynadım ve arenasında bir savaşçı buldum kördü. Köprü ortadan bölündü sagopa gördü!... Yokluğun ki; zoraki bir ölümdü. En derin… Yazarın olsun ellerim. Aklımın odalarında yangın çıksın beklerim serin. Ben kimim ki; bilmemekteyim. Hayat kızgın boğa ben kırmızı pelerin
sevgilerle kalınız
|
|
|
20 Ağustos 2008 Çarşamba
17:24:41
|
|
|
Birine sevginizin tumunu sunmak, Asla sizi de ayni sekilde seveceginin garantisi degildir. Sevgiye karsilik beklemeyin; Sadece sevginin karsidakinin kalbinde buyumesini bekleyin; fakat olmazsa da, sizin kalbinizde buyudugune emin olun. Birine carpilmak icin bir an yeterlidir, birinden hoslanmak bir saat, ve birini sevmek icinde bir gun yeterlidir, ama birini unutmak ise bir omur surer.
Gorunuse aldanmayin; kandirici olabilir. Zenginlige aldanmayin; yok olur gidebilir. Sizi gulduren birini secin cunku karanlik bir gunu aydinlatan sey bir gulumsemedir.Kalbinizi gulumsetebilen birini bulun. Oyle zamanlar vardir ki, bazen birini oylesine cok ozlersiniz ki, onu hayallerinizden cikarip, gercek hayatta kucaklamak istersiniz. Hayal etmek istediginiz seyi hayal edin, gitmek istediginiz yere gidin, olmak istediginiz kisi olun, cunku yasayabileceginiz tek bir hayatiniz var ve tum bunlari yapabilmek icin tek bir sansiniz.
Sizi tatli kilacak kadar yeterli mutlulugunuz olsun, guclu kilacak kadar aci deneyiminiz, insan kilacak kadar uzuntunuz, ve sizi mutlu kilmaya yetecek kadar umudunuz olsun. Daima kendinizi baskalarinin ayakkabilarina koyun.Eger ayaklariniz aciyorsa, o kisininkiler de aciyordur. En mutlu kisiler, herseyin en iyisine sahip olanlar degildir, onlar karsilarina cikan herseyin degerini en iyi bilenlerdir. Mutluluk, aglayanlar, incinenler, arastirma yapanlar, ve cabalayanlar icin vardir, cunku boyle insanlar hayatlarina giren her insanin onemini takdir edenlerdir.
Ask bir gulucuk ile baslar, bir opucuk ile gelisir, ve bir gozyasi ile son bulur. En parlak gelecek, unutulmus bir gecmisin ustunde yukselir, gecmisinizdeki kalp kirikliklarini ve hatalari silmezseniz hayatin icinde ilerleme sansiniz olmaz.
SEVIN.. SEVIN.. SEVIN.. HICBIRSEYI VE HICKIMSEYI DUSUNMEDEN SEVIN.. SEVGINIZI, SEVDIGINIZI ELDE ETMEK ICIN HER YOLU DENEYIN.
BIRGUN HERSEY COK GEC OLABILIR. UNUTMAYIN!
|
|
|
25 Ağustos 2008 Pazartesi
13:17:04
|
|
|
grubumu boş bırakmadığınız için tşk ederim saolun varolun
|
|
|
3 Eylül 2008 Çarşamba
03:22:42
|
|
|
Yaşama Anlam Ve Boyut Katan İki şeyin önemi
İki şey "Kalitesiz İnsan" ın özelliğidir : 1- Şikayetçilik 2- Dedikodu
İki şey çözümsüz görünen problemleri bile çözer : 1- Bakış açısını değiştirmek 2- Karşındakinin yerine kendini koyabilmek
İki şey yanlış yapmanı engeller : 1 - Şahıs ve olayları akıl ve kalp süzgecinden geçirmek 2- Hak yememek
İki şey kişiyi gözden düşürür : 1- Demagoji (Laf kalabalıklığı) 2- Kendini ağıra satmak (övmek, vazgeçilmez göstermek)
İki şey insanı "Nitelikli İnsan" yapar : 1- İradeye Hakim Olmak 2- Uyumlu Olmak
İki şey "Ekstra Değer" katar : 1- Hitabet ve diksiyon eğitimi almak 2- Anlayarak hızlı okumayı öğrenmek
İki şey geri bırakır : 1- Kararsızlık 2- Cesaretsizlik
İki şey ömür boyu boşa kürek çekmemeni sağlar : 1- Baskın yeteneği bulmak 2- Sevdiğin işi yapmak
İki şey başarının sırrıdır : 1- Ustalardan ustalığı öğrenmek 2- Kendini güncellemek
İki şey başarıyı mutlulukla beraber yakalamanın sırrıdır : 1- Niyetin saf olması 2- Ruhsal farkındalık
İki şey milyonlarca insandan ayırır : 1- Sorunun değil, çözümün parçası olmak 2- Hayata ve herşeye yeni (özgün, orijinal, farklı) bakış açısıyla yaklaşabilmek
İki şey gelişmeyi engeller : 1- Aşırılık (mübagla, abartı, ifrat, tefrit) 2- Felakete odaklanmış olmak
İki şey çözüm getirir : 1- Tebessüm (gülümseme) 2- Sükut (susmak)
|
|
|
25 Eylül 2008 Perşembe
12:00:37
|
|
|
Uyanışın Üç Evresi
1 – Siz bir kurbansınız.
Hemen hemen hepimiz güçsüz oldugumuz duygusuyla dünyaya geliriz. Çogumuz da bu duyguyu tasimaya devam eder. Dünyanin bizim disimizda döndügünü düsünürüz: hükümet, komsular, toplum, kötü insanlar… Hiçbir etkimizin olmadigini hissederiz. Bizler dünyanin geri kalaninin amacinin bir etkisiyizdir. Yakiniriz, sikayet ederiz, protesto ederiz ve bizden sorumlu olanlarla mücadele etmek için gruplar olustururuz. Hayat genelde, bazi istisnalar hariç berbattir.
2 – Idareyi ele aliyorsunuz.
Bir an gelir, The Secret gibi insanin hayatini degistiren bir fim seyredersiniz, ya da Çekim Yasasi gibi bir kitap okursunuz ve kendi güzünüzün farkina varirsiniz. Amaç edinmenin gücünü fark edersiniz. Istediginiz seyi gözünüzde canlandirmak, harekete geçmek ve ona ulasmak için gereken güce sahip oldugunuzu görürsünüz. Mucizelerle karsilasmaya baslarsiniz. Bazen çok iyi sonuçlar elde edersiniz. Hayat, genel olarak gayet güzel görünmeye baslar.
3 – Uyaniyorsunuz.
Ikinci evreyi geçtikten sonra, amaçlarinizin kisitlamalariniz oldugunu fark etmeye baslarsiniz. Yeni buldugunuz güç ile, hala her seyi kontrol edemediginizi görmeye baslarsiniz. Daha yüce bir güce teslim oldugunuz zaman, mucizelerin gerçeklestigini fark etmeye baslarsiniz. Serbest birakmaya ve güvenmeye baslarsiniz. An b ean Tanri ile olan baglantinizin farkindaligini deneyimlemeye baslarsiniz. Ilham size geldiginde onu fark etmeyi ve ona göre hareket etmeyi ögrenirsiniz. Seçim yapabileceginizi ama yasaminizi kontrol edemeyeceginizi anlarsiniz. Yapabileceginiz en harika seyin her ani kabul etmek oldugunu fark edersiniz. Bu asamada, mucizeler olur ve her seferinde sizi saskina çevirir. Genelde sürekli bir saskinlik, hayret ve sükran duygusu yasarsiniz.
Joe Vitale
|
|
Mesaja cevap yazmak için gruba üye olmanız gerekmektedir.
|
|