Sanat > Müzik > Şarkıcılar > emre altuğ > Mesaj Panosu > 'öLmEk WaR dÖnMeK yOk'

'öLmEk WaR dÖnMeK yOk'


GönderenMesaj

Taha yasin (tahaloji)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1237
19 Şubat 2007 Pazartesi 16:28:39
Bazen öyle bir ilişkiye tutulursunuz ki, ne sevebilir,neterkedebilirsiniz. Kör kütük bağlanmışsınızdır aslında... En güzelyılarınızın, acı tatlı hatıralarınızın ortağıdır; iç çekişmelerinizinmüsebbibi, yazılarınızın ilhamı, sohbetlerinizin konusudur. Gözyaşlarınızda,bilinçaltınızda, kahkahanızdadır. Korkunca saklandığınız bir sığınak, çoşuncaöptüğünüz bir bayrak... Sevdanız riyasız, çıkarsız, karşılıksızdır. Sınırsızve nihayetsiz;Ölmek var, dönmek yok"tur.* * *Lakin gün gelir anlarsınız; içten içe bir şeylerin kanadığını..Tutkulu sevdaların gizli hançerleri başlar parıdamaya...şurasından,burasından eleştirmeye koyulursunuz:"şöyle görünse, öyle demese, değişse biraz ya da eskisi gibi olsa..."Başkalarını örnek göstermeye, "Bak onlar nasiı yaşıyor" demeyebaşlarsınız. Hem birlikte yaşayıp, hem özgür olmanın yollarını ararsınız.Aşkınızın gözü kör değildir artık, yanlışını görür düzeltmek istersiniz."Eskiden böyle miydi ya.." diye başlayan sohbetlerdeaçılır eleştirinin kapısı; açıldıkça, bastırılmış itirazlar yükselirbilinçaltından... Böyle süremeyeceğini bilirsiniz. Değişsin istersiniz.O, sevgisizliğinize yorar bunu... ihanete sayar. Tutkulu ilişkilerdeihanetin bedeli ölümdür. "Ya sev böyle ya da terket" diye gürler...* * *Bir zamanlar bir gülücüğüyle alacakaranlığı ısıtan o rüya, bir kabusadönüşür birden... Kapatır gönlünün kapılarını, yasaklar kendini size...Hoyrattır, bakmaz yüzünüze... Zehir akar dilinden, konuşturmaz,suçlar, yargılar mahkum eder. Mühürler dudaklarınızı, yırtar ataryazdıklarınızı, siler sizi defterden... "iyiliğin içindi hepsi, senisevdigim için..." dersiniz,dinletemezsiniz. Ayrılırsanız aşamayacağınızıbilirsiniz, lakin böyle de sevemezsiniz. ihanetten kırılmıştır kaleminiz;severek, terk edersiniz...* * *"Madem öyle..."nin çağı başlar ondan sonra...Madem ki siz böylesinetutkunken, o hep başkalarını seçmistir, madem ki kıymetinizi bilmemistir, ohalde "günah sizden gitmistir". Lanet ederek bu karşılıksız aşka, çekipgitmeleri denersiniz. Aşkın göçmenlik çağı başlar böylece... Daha özgürolacağınız limanlara demirlerseniz bir süre... Ne var ki unutamaz, uzaktanuzağa izlersiniz olup biteni... Etrafı bir sürü uğursuzla dolmus, kurda kuşayem olmustur. Deli kanlılar, eli kanlılar, uğruna ölenler, sırtına binenler  sarmıştırçevresini... Gurur duyar onlarla, koynunda besler, gözünü oysunlardiye... Uğruna kan dökenleri sever, yoluna gül dökenlerden fazla... "Banane... kendi seçimi" diye omuz silkmeye çabalarsınız bir süre... Ama sonra...ansızın kulağınıza çalınan bir şarkı ya da kapı aralığından süzülüp gelenbir koku, hatırlatır onu yeniden... Yaban ellerde,başka kollarda ondan bahseder ağlarsınız. Kokusunu özlersiniz; türküsünüsöylemeyi, şarkısını dinlemeyi, yemeğini yemeyi, elinden bir kadehrakı içmeyi... Karşı nehrin kenarından hasret şiirleri haykırırsınız, sularkulağına fısıldasın diye...Dönüp "Seni hala seviyorum" diye bağırmak geçer içinizden...Dönemezsiniz.Göremedikçe bağlanır, uzaklastıkça yakınlaşırsınız.* * *Anlarsınız ki bir çaresiz aşktır bu, ne onunla olur, ne onsuz... Hemkollarında ölmek, kucağına gömülmek arzusu, hem "Ne olacaksonunda"kuskusu... Böyle sevemezsiniz, terk de edemezsiniz. Sürünür  gidersiniz....