Gönderen | Mesaj |
|
12 Ekim 2005 Çarşamba
10:40:17
|
|
|
Karşılıksız seven dostların hikayesi...
Savaşın en kanlı günlerinden biri... Asker, en iyi arkadaşının az
ileride kanlar içinde yere düştüğünü gördü. İnsanın başını bir
saniye bile siperin üzerinde tutamayacağı ateş yağmuru altındaydılar. Asker teğmene koştu:
- Teğmenim, fırlayıp arkadaşımı alıp gelebilir miyim?..
"Delirdin mi?" der gibi baktı teğmen...
- Gitmeye değer mi? Arkadaşın delik deşik olmuş... Büyük olasılıkla
ölmüştür bile. Kendi hayatını da tehlikeye atma sakın.
Asker ısrar etti ve teğmen "Peki" dedi.
"Git o zaman."
İnanılması güç bir mucize. Asker o korkunç ateş yağmuru altında arkadaşına ulaştı. Onu sırtına
aldı ve koşa koşa döndü. Birlikte siperin içine yuvarlandılar.
Teğmen, kanlar içindeki askeri muayene etti. Sonra onu sipere
taşıyan arkadaşına döndü:
- Sana değmez, hayatını tehlikeye atmana değmez, demiştim. Bu zaten ölmüş.
- Değdi teğmenim. dedi asker..
- Nasıl değdi? dedi teğmen. Bu adam ölmüş görmüyor musun?
- Gene de değdi komutanım. Çünkü yanına ulaştığımda henüz sağdı. Onun son sözlerini duymak,
dünyaya bedeldi benim için...
Ve arkadaşının son sözlerini hıçkırarak tekrarladı:
- Geleceğini biliyordum!.. demişti arkadaşı... Geleceğini biliyordum!..
|
|
|
15 Ekim 2005 Cumartesi
04:02:35
|
|
|
Gerçekten mükemmel bir hikaye. Öyle bir dostu varsa insan daha ne isterki.
|
|
|
16 Ekim 2005 Pazar
11:55:05
|
|
|
Belki de vardır..Biz doğru açılardan bakamıyoruz onları görmek için
|
|
Mesaja cevap yazmak için gruba üye olmanız gerekmektedir.
|