|
Gönderen | Mesaj |
|
19 Haziran 2005 Pazar
00:55:24
|
|
|
Davidin Babasi
Ögretmen ögrencilere sirasiyla babalarinin ne is yaptigini sormus.
Avukat, doktor, hakim, memur derken sira sessiz ve sikilgan bir çocuk
olan küçük David'e gelmis. Ögretmen ona da babasinin ne is yaptigini
sormus. David anlatmaya baslamis:
- Babam bir gay barda striptizci olarak çalisiyor. Herkesin önünde
çirilçiplak soyunuyor. Eger çok iyi bahsis veren birileri olursa
onlarla birlikte geceleri evlerine gidiyor.
Ögretmenin rengi atmis. Diger çocuklara oyalanmalari için bir görev
verip David'i bir kenara çekmis:
- David, baban gerçekten bu isi mi yapiyor?
- Hayir ögretmenim, babam aslinda Bush için çalisiyor ama bütün
sinifin önünde söylemeye utandim.
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
18:02:37
|
|
|
TEORİ VE PRATİK ARASINDAKİ FARK
Bir gun oglu Temele gelmis ve Teori ve Pratik arasindaki farki iyi anlamayamadigini ve bir ornege ihtiyaci oldugunu soylemis...
Bunun uzerine Temel:
-"annene ve ablana git, onlara 500.000$ karsiliginda bir arap seyhi ile bir gece gecirip gecirmeyeceklerini sor",demis..
Oglan, once annesine sonra da ablasina ayni soruyu sormus ve her ikisinin de, kisa bir tereddutten sonra, -"Neden olmasin ki", cevabini almis,
Cocuk, babasinin yanina geri donmus,
-"Sordum baba"
-"Ne dediler?
-"Her ikisi de kisa bir tereddutten sonra kabul etti",
Temel soyle bir dusunmus ve...
-"Bu ne demek biliyormusun ,oglum, bankada teorik olarak, 1.000.000 $'imiz,pratikte ise evde iki orospu (afedersiniz) bulunuyor....!
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
18:05:14
|
|
|
EĞER BİRGÜN SAVAŞA GİRERSEK SAKIN ALMANLARA ESİR DÜŞMEYİN
2. Dunya Savasinda 2 yahudi Almanlara esir olmustur.Bunlardan biri
digerine kendilerine ne yapacaklarini sorar.O da baslar anlatmaya
" 2 ihtimal var ya bizi oldururler yada esir kampina yollarlar. Oldururseler
sorun yok, kampa gidersek 2 ihtimal var ya kursuna diziliriz ya da gaz
odasinda olduruluruz. Kursuna dizilirsek sorun yok, gaz odasina gidersek
2 ihtimal var bizden ya sabun yaparlar yada kagit. Sabun yaparlarsa
sorun yok kagit yaparsalar 2 ihtimal var ya gazete kagidi oluruz yada
tuvalet kagidi. Gazete kagidi olursak sorun yok tuvalet kagidi olursak
iste o zaman boku yedik".
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
18:10:42
|
|
|
Amerika'da adamin biri isine giderken birden anormal bir trafigin icine duser, ama trafik bir milimetre bile kipirdamamaktadir.Bir sure sonra arabsinin yan camina birisinin tikladigini gorur ve camini acar.
Ne var, ne olmus acaba ???
Teroristler Bush'u yakaladilar......... Eger 1 milyar dolar
verilmezse, ustune benzin dokup yakacaklarmis.
Haa simdi anladim bu trafigi...
Ya iste onun icin, herkesten biraz yardim topluyoruz
Insanlar ne kadar veriyor ortalama olarak ?
Valla yaklasik olarak 5 'er litre...!!
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
18:25:45
|
|
|
Adam, çok iyimsermis... En kötü haberi bile verseniz:- Daha kötüsü olabilirdi, diye
hem kendisini hem etrafini teselli edermis... Arkadaslari merak etmisler, "Çok çok kötü bir haber verelim,bakalim ayni seyi söyleyebilecek mi" diye... Bir oyun
oynamaya karar
vermisler ve kötü haberi söyle anlatmislar:
- Yahu duydun mu, bizim Murtaza dün aksam is gezisinden eve döndügünde karisini
yatakta baska bir adamla yakalamis ve tabancayi çekip ikisini de öldürmüs...
-Iyimser adam her zamanki tavriyla:
- Daha da kötüsü olabilirdi, demis..
- Yahu daha da kötüsü ne olabilirdi ki?...
- Öyle demeyin...Bir gece önce gelse ben ölmüstüm...
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
18:27:23
|
|
|
PAPAGAN VE KADIN
Kadının biri bir petshop a gider ve "bir papağan almak istiyorum" der.Mehmet ismindeki petshop sahibi -"Hanımefendi elimde bir tane papağan kaldı fakat bu papağan çok küfürbaz almak istemezsiniz sanırım" fakat bir papağan sahibi olmak isteyen kadın -" Hayır almak istiyorum" der ve papağını alır. Evine geldiğinde bir bakar ki gerçekten papağan kadını her eve geldiğinde'hoşgeldin orospu' diyerek karşılar. Buna dayanamayan kadın papağanı alır ve petshopa geri götürür. Mehmet bey bu papağan gerçekten çok terbiyesiz. Her eve geldiğimde beni hoşgeldin orospu diyerek selamlıyor ve ben buna dayanamıyorum. Papağını geri getirdim ve paramı geri istiyorum. Fakat o anda paraya ihtiyacı olan Mehmet bey hanımefendi merak etmeyin birkaç gün bana bırakın ben terbiye edeyim daha sonra gelin alın... Kadın inanmayarak da olsa tamam der ve gider. Mehmet papağanı alır ve bir çaydanlık su kaynatır. Ne diyeceksin lan kadın eve geldiğinde diye sorar papağana -"Hoşgeldin orospu diycem." der. Bunun üstüne papağanın kafasını kaynar suyun içine sokar ve tekrar sorar.Papağan yine aynı yanıtı verir. Bir olur , iki olur ve papağan işkenceye dayanamaz -"Hoşgeldiniz hanımefendi diycem" der. Ertesi gün kadın gelir ve Mehmet bey kadına papağanı terbiye ettiğini söyler. Kadın bunu kontrol etmek istediğini söyler ve papağana sorular sormaya başlar. Ben eve geldiğimde bana ne diyeceksin? -"Hoşgeldiniz hanımefendi" diyeceğim der papağan. Kadın çok şaşırır ama emin olmak için devam eder. Peki yanımda bir kız arkadaşımı getirirsem ne diyeceksin? -" Hoşgeldiniz hanımefendiler" diyeceğim peki yanımda bir erkek arkadaşımı getirirsem ne diyeceksin? -"Hoşgeldiniz beyfendi" diycem. peki yanımda 2-3 erkek arkadaşımı getirirsem ne diyeceksin? Papağan biraz duraksar ve cevap verir : -"Oğlum Mehmet suyu kaynat bu karı harbi orospu!!!"
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
18:29:16
|
|
|
MERAKLI PAPAGAN
Adamın biri sevdiği kadınla evlenmiş ve ilk geceleri. Tam sevişecekler kadın demiş ki "aaa! aşkım şu papağan bize bakarken ben rahatça sevişemem. Adam da hemen dönmüş papağana demiş ki: Dön arkanı ve ikinci bir emre kadar sakın önüne dönme yoksa Ananı ......! Papağan bunun üzerine dönmüş ve rahatça sevişmişler. Sabah olmuş adamla kadın balayına gitmek için bavullarını topluyorlarmış. Papağanın hala arkası dönükmüş. Karı-koca bavulun kapağını kapatamamış ve kadın adama demişki: Sen bunu sabit tut ki oynamasın ben dolabın üstüne çıkıp üstüne atlayacam o zaman olur... Bunu duyan papağan aniden önünü dönmüş ve adama demiş ki: DEĞİL ANAMI SÜLALEMİ S..... BU POZİSYONU KAÇIRMAM...
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
18:31:58
|
|
|
TEMELİN BABASI NASIL ÖLDÜ...
Temel'in babası vefat eder... Cenazeye gelen bir aile dostu Temel'e sorar: Nasıl oldu? Cevap: 30.kattan aşağıya düştü... Adam: Vah vah desene çok feci ölmüş... Temel: Yok yok öyle ölmedi... tam yere düşecekken manavın tentesine çarpıp tekrar yükseldi... Adam: Vah Vaah! Daha şiddetli çakıldı o zaman. Temel: Yok! Karşıdaki kasabın tenteden zıpladı bu sefer karşı binanın çatısına... Adam: Demek çatıya çarpıp öldü. Temel: Yok ya! Çatıdan yuvarlanıp elektrik tellerine gitti... Adam: Deme ya! Çarpıldı o zaman... Temel: Yok canım teller yaylandı babamı 200 metre yukarı fırlattı. Adam: 200 metreden yere çakıldı öyle mi? Yazık... Temel: Yok ya yine en baştaki bakkalın tenteye... Adam: Orda mı öldü? Temel: Yooo... Ordanda yine kasaba... En sonunda bunalan adam Temel'e bağırarak sordu: Ulan nasıl öldü bu adam? Temel: "Baktık durmuyo... Vurduk!"
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
18:34:08
|
|
|
BEN NASIL DOĞDUM BABACIĞIM...
Veled, 'Babacim yaa, ben nasil oldum, cok merak ediyorum" diye israr edince...
"Bak evladim, cok iyi dinle, zira bi daha annatmiyacaam:
"Anannan baban, bundan yedi sene evvel, bi 'cyber cafe'de karsilasti.
"Bir iki bakistiktan sonra bu 'cyber cafe'nin musait bi yerine
gectiler...
Baban 'memory stick' ile , 'USB' den bi baglanti kurdu...
"Anaciin bu firsati iyi degerlendirerek 'memory stick' den bi kac 'download' indirdi...
"Bu dangalak baban da, bir-iki 'upload' yukledi...
Ammaaa, " ..
Heyecandan 'Firewall' kullanmayi unuttugumuz aklimiza geldiginde is isten gecmisti...
"Bu raddeden soona da, ne 'delete' edebildik, ne de 'cancel'...
"Sonuc olarak da, ortaya felaket bi 'Virus' cikti, dokuz ay sonra...
"Iste mesele bu kadar basit, benim guzel evladim..."
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
18:35:55
|
|
|
MEZARCI....
Iki arkadas bir gece, bir parti donusunde yuruyerek eve donerlerken bir tanesi, biraz macera olur egleniriz dusuncesiyle ilerideki mezarliga girip kestirmeden gitmeyi önerir ve digeri de hemen kabul eder. Mezarligin icine girerler ve yurumeye baslarlar. Cok derinlerden tong tung” diye garip seslerin geldigini farkederler. Iki arkadas bir taraftan tırsarak bir taraftanda tirstiklarini birbirlerine belli etmeyerek yurumeye devam ederler ama bu korkunc ses onlar yurudukce artmaktadir. Epey ilerledikten sonra ilerideki sis bulutunun arkasinda bir kıpırtı gorurler. Iyice tırsmışlardır artik ama “erkeklik” ya, yurumeye devam ederler. Sis biraz dagildiginda, farkederler ki, bir mezar basinda yasli bir adam, elinde cekicle mezar tasina birseyler yazmaktadir. Bunu goren iki arkadas, muthis bir sekilde rahatlayarak sorarlar cikisarak: “Uf yahu amca, bu saatte calisilir mi?Biz de seni hayalet sanip korkmustuk!” Yasli adam da soyle bir kafasini kaldirip gencleri suzdukten sonra sinirle homurdanir: “Adimi yanlis yazmis geri zekalilar !”
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
18:37:53
|
|
|
Bush ve Şoförü
George W. Bush şoförüyle bir kır gezisine çıkar. Arabayla giderken bir tavuğu ezerler. Meseleyi tavuğun sahibi olan çiftçiye kim anlatacak diye düşünürken Bush âlicenap bir tavırla şoförüne şöyle der:
"Bana bırak. Ben Dünya'nın en güçlü adamıyım. Çiftçi bana muhakkak anlayış gösterecektir." Bush çiftçinin evine girer ve bir dakika sonra da nefes nefese koşarak geri döner.
Göz morarmış, surat dagılmış haldedir. Şoförüne "Çabuk toz olalım burdan!" der.
Aksilik bu ya, arabayla daha 20 metre gitmeden bu defa da orada gezen bir domuzu ezerler. Bush korkulu gözlerle şoförüne bakar ve "Şimdi adama gidip söyleme sırası sende!" der.
Şoför çiftliğe gider. Bush da arabada bekler. 10 dakika, 20 dakika 30 dakika derken....Şoför bir saat sonra sarkı söyleyerek, gülerek, cepleri para dolu ve kolunda irice bir meyve sepeti ile geri gelir.
Bush şaşkın bir halde sorar: "Çiftçiye ne dedin ki bu kadar ikrama boğdu seni?" "Valla ben de anlamadım" der Şoför. "Ben ona sadece şöyle dedim:
Iyi günler. Ben George Bush'un şoförüyüm. Domuz öldü!
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
18:38:54
|
|
|
Bush`un Pulu
Başkan Bush'un yeni talimatı:
- Üzerinde resmim olan pul bastırdım, bundan böyle başkanlığın bütün mektuplarında bu pullar kullanılacak.
Bir süre sonra görülmüş ki pullar zarfa bir türlü yapışmıyor.
Başkan Bush küplere binmiş ve yetkilileri çağırıp sormuş;
- Üstünde resmim olan pullar yapışmıyor, arkalarına zamk sürmediniz mi?
- Sürdük efendim, demiş yetkili ve eklemiş;
- Yapışmamasının nedeni, herkesin pulun arka yüzüne değil de ön yüzüne tükürmesi efendim..."
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
20:10:21
|
|
|
ŞALVAR PARASI..
Nasreddin Hoca, Bursa çarşısında dolaşırken bir şalvar beğenmiş. Tam alıp gidecekken karar değiştirip geri dönmüş. -Vazgeçtim, demiş satıcıya. Sen bunun yerine bana cubbe ver. Satıcının verdiği cubbeyi alıp giderken satıcı seslenmiş: -Efendi, parasını ödemedin! -Cubbenin yerine şalvarı bıraktım ya, demiş Hoca. Satıcı: -Şalvara da para vermemiştin ki, deyince, Hoca öfkelenmiş: -Ne tuhaf adamsın sen yahu, demiş. Almadığım şeyin parasınımı verecektim bir de!
|
|
|
19 Haziran 2005 Pazar
20:11:45
|
|
|
DAHA ÖNCE GELECEKTİK...
Otomobil kazasında ölen yaşlı çift, doğru cennete gönderilirken görevli anlatmaya başlar: "Şu denize bakan villa sizin. Yanında tenis kortu, yüzme havuzu ve golf parkuru var. İstediğiniz herhangi birşey için şu düğmeye basmanız yeterli. Cennet görevlileri derhal takdim edecekler.." Görevli ayrılınca, adam karısını azarlamaya başlar.. "Allah seni kahretsin Vildan, hep senin hatan.." "Nasıl yani bey ?!" "O Allah'in belası yürüyüş programların, vitamin hapların, yulaf çorbaların, içki, sigara yasaklamaların olmasa buraya yıllar önce gelecektik.."
|
|
|
22 Haziran 2005 Çarşamba
18:54:16
|
|
|
Adam evlenir, 10 sene geçer çocuğu olmaz. Yurtdışına göreve gider.
Hanımından gelen mektupta hamile olduğu yazılıdır. Yurda döndüğünde ise hanımı doğurmuştur ama çocuk zencidir.
Hanımına sorar:
"Hanım ne sizin sülâlede ne de bizim sülâlede zenci değil, esmer bile yok; bu iş nasıl oldu?"
Hanım:
"Çocuğu doğurduktan sonra sütüm gelmedi mecburen bir sütannesi tuttuk, onun sütünü emdi. Sütanne zenciydi herhalde bu yüzden böyle oldu" der.
Adam ikna olmuşa benzer ama içinde yine de ufak bir kuşku vardır ve "bunu bilse bilse annem bilir" düşüncesiyle annesine sorar.
Anne:
"Olmaz olur mu oğlum, tabii ki olur. Seni doğurduğumda benim de sütüm gelmemişti ve inek sütüyle beslemiştim. Bak boynuzların çıkmaya başlamış bile!"
|
|
Mesaja cevap yazmak için gruba üye olmanız gerekmektedir.
|
|